Türkiye-ABD Kader Birliği

Turkiye-ABD Kader Birligi

14 MAYIS’TAN 5 KASIM’A

Turkiye-ABD Kader Birligi

Bu sene, 14 Mayıs’ta yapılacak Türkiye’deki seçim ile, seneye 5 Kasım’da ABD’de yapılacak seçim arasında ne gibi bir bağ olabilir? Bana göre, birden fazla: Hatta o kadar çok ki, kitap bile olur. Öyle ki, bu seçimler, Türkiye-ABD kader birliği olarak da görülebilir.

ABD’nin 45. Eski Başkanı Donald Trump’ın tutuklanma olasılığı haberleri ışığında, bu bağın aslında daha kolay görülebiliyor olması gerekir. Ancak bunu herkesin hem Türkiye’de hem ABD’de, son yıllardaki atmosferden dolayı görmesi mümkün olmamaktadır.

Özetle, ABD’de devletçi ve milliyetçi muhafazakâr kesim, yani Trump’ı destekleyenler, 2024’te yine iktidara gelirlerse dünya biraz durulur. Türkiye’de şu an iktidarda bulunan rejim yoluna, 2023 seçimlerinde aynen devam ederse, dünya genelindeki istikrara katkısı olur.

Aksi takdirde, Rusya-Ukrayna savaşı gibi sorunlar artar. ABD açısından ise, şu anda patlak veren banka krizinin, emlak krizine, oradan da borsanın çöküşüne doğru yönelmesi kaçınılmaz olur. Buna bir de Trump’ın tutuklaması eklenirse, vay haline önce Amerika’nın, sonra dünyanın.

Olmayan

Türkiye-ABD Kader Birliği

Bugüne kadar, Türkiye-ABD kader birliği diye bir durum söz konusu olmamıştır. Her ne kadar NATO içerisinde var olduğu ileri sürülebilse de bir süre, Türk tarafı iki ülke ilişkisinde kendini kadere boyun eğmiş gibi göstermeyi yeğlemiştir.

Dolayısıyla ileride, iki ülke eşit şartlar altında ortak hareket etmedikten sonra hiçbir kader birliği içinde de olmayacaktır. Doğruyu söylemek gerekir ise, iki millet arasındaki din farkı bunun başta gelen nedenidir.

Bu tamamıyla Türklerin Müslüman olmalarından kaynaklanmamaktadır. Daha büyük engel, ABD’deki Hristiyanlardır ve özellikle 100 milyon civarında İncil’i yaymayı arzu eden, “Evangelist” denilen, Protestanların üzerine yıkılmak istenen bir sorundur.

Olası

Erdoğan-Trump Kader Birliği

Recep Tayyip Erdoğan ile Donald J. Trump, 30 Kasım-1 Aralık 2018’de Buenos Aires’te bir araya geldiklerinde bir kader birliği başlatmışlardır. Her iki lider, aralarında en azından bir konuda anlaşarak, bir kader birliğinin temelini atmaya çalışmışlardır.

Ne yazık ki, ABD’deki 2020 seçimleri, bu kader birliğinin doğup ve büyümesine meydan bırakmamıştır. Salı günü, Trump’ın tutuklanması halinde ise, bu olasılık daha da yok olacaktır. Ardından vuku bulacaklar ise, Türkiye-ABD kader birliği ihtimalini tamamıyla bitirebilecektir.

14 Mayıs-5 Kasım Seçimleri Arasındaki Bağ

Türkiye ve ABD, 14 Mayıs ve 5 Kasım seçimlerinde birer bölünmeyle karşı karşıyadırlar. Bu bölünmelerden karlı çıkacak tek bir düzen vardır. Onlara da Batı’da “Globalciler”, Türkiye’de muhtemelen “Evrenselciler” olarak hitap edilmektedir. Türkiye’deki Evrenselciler bir diğer anlamda, Batı’daki Globalcilerin devamıdır.

Hedefteki Muhafazakârlar

Donald J. Trump, 2016’deki seçimi kazanarak Globalcilerin hedefine girmiştir. Recep Tayyip Erdoğan, 2010’lardan itibaren Globalcilerin hedefi haline gelmiştir. Boris Johnson, Brexit ile hedef olmuştur. Shinzo Abe’nin ne zamandan bu yana hedefte olduğunu bilmiyorum, ancak 2020 yazında bir suikaste kurban giderek artık bir sorun değildir.

Trump 2020 başkanlık seçimi ile, şimdide mahkemeye çıkartılarak ortadan kaldırılmak istenmektedir. Johnson, İngiltere’de, kendi partisindeki bir komplo ile, iktidardan üç yıl sonra indirilmiştir. Abe’nin başına gelen ortadadır. Erdoğan’ın neye maruz kaldığı ise Türkiye’nin dışındakilere bile malumdur.

Hedefteki Devlet ve Millet

Kısacası, devletçi ve milliyetçi liderler, Globalcilerin hedefindedirler. Seçimle ortadan kaldırılamadıkları halde başka yöntemlere basvurulabilinmektedir. Bu açıdan, 14 Mayıs ve 5 Kasım seçimlerine Türkiye-ABD kader birliği olarak bakmak şimdilik uygundur.

Türkiye-ABD Kader Birliği

Ancak, yukarıda vurguladığım gibi, Türkiye-ABD kader birliği diye bir şey eskiden söz konusu olmamıştır. İleride de olasılığı yok gibidir. Dolayısıyla, bu seçimlere dananın kuyruğu kopacakmış gibi bakmak ve seçmen olarak ona göre karar vermek elzemdir.

Yoksa, Erdoğan, Trump, Johnson ve Abe’nin birbirlerinden hiçbir farkı yoktur. Her biri, kendi toplumu önünde hedef haline getirilmiş birer liderdir. Bunun da tek bir nedeni vardır. Bu dördü ve bunun gibi devlet ve millet birliğini savunan her lider, Globalciler tarafından hedef haline getirilmektedirler.

Dolayısıyla, bulunduğunuz ülkenin bir arbede alanına dönüşmemesi için seçmen olarak bu yazıdaki ayrıntıları kaale almanızda yarar vardır.

Leave a Reply